Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
VOLKAN KARSAN - FINANSGUNDEM.COM / KAZANDIRAN SOHBETLER
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz kararını 20 Temmuz’da açıkladı ve politika faizi olarak uygulanan bir hafta vadeli repo faiz oranı 250 baz puan artışla yüzde 15'ten yüzde 17,50'ye yükseltildi. 21 Ekim 2021 tarihinde yüzde 18'den yüzde 16'ya düşürülen Faiz oranı, aradan geçen 21 ayda ilk defa yüzde 16'nın üzerine çıkmış oldu. Piyasalar kararı temkinli karşıladı çünkü beklenti bu oranın hemen hemen iki katıydı.
Ekonomi için yeni reformlarda gündemde… Son durumu, 2001 krizi sonrası Kemal Derviş ekibinde yer alan ve önemli çalışmalara imza atan bir üst düzey yönetici ile konuşmak istedik.
2001 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla geniş bir bankacılık sektörü yeniden yapılandırma programından sorumlu olarak Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Başkanlığı’na getirilen BDDK eski Başkanı Engin Akçakoca “Kazandıran Sohbetler” in konuğu oldu.
“BDDK’NIN KURULUŞUNDA EPEY EMEĞİMİZ GEÇTİ, TESADÜF O Kİ, O ZAMAN DA BİR KRİZ SÖZ KONUSUYDU, BDDK’NIN ÜZERİNE ÇOK YÜK BİNMİŞTİ ÇÜNKÜ KRİZ BANKACILIK KRİZİYDİ”
- Sayın Akçakoca, BDDK Başkanlığınız döneminde çok önemli çalışmalarınız oldu. Sonrasında çeşitli yönetim kurulu üyeliklerinizin yanı sıra dünya ekonomisi ile ilgili yaptıklarınızdan genel olarak bahsedebilir misiniz?
- BDDK'nın ilk başkanı Sayın Zekeriya Temizel'di. 2000 yılının ikinci çeyreğinde göreve başladı galiba. Ben de 2001 yılının Mart'ında başladım. Ondan önce Ekim’den itibaren bazı bankalara BDDK el koydu. TMSF adına Kapital Bank, Demirbank, Ulusal Bank gibi bankalara yönetim kurulu başkanı ve genel müdür olarak atanmıştım. Evet, BDDK’nın kuruluşunda epey emeğimiz geçti. Fakat tesadüf o ki, o zaman da bir kriz söz konusuydu. BDDK’nın üzerine çok yük binmişti çünkü kriz bankacılık kriziydi. Rahmetli Kemal Derviş başkanlığında dönemin Hazine Müsteşarı Faik Öztrak, Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti ve ben de BDDK ve TMSF Başkanı olarak bir krizle savaş komitesi kurup ciddi boyutta, fevkalade cesur, fevkalade bağımsız ve dünyaya örnek olacak kararlar alarak iki buçuk yıl gibi bir sürede işin üstesinden geldik. Ondan sonra da zaten belli bir refah dönemi yaşandı. Ben BDDK'dan ayrıldıktan sonra yasa gereği BDDK'nın kapsamına giren kurumlarda üç sene çalışamama gibi bir durumum vardı. O nedenle en yakın çalışma imkanını, yine dünya üzerinde bu tür problemleri yaşayan başka ülkelerde çözüme katkıda bulunmak isteyen kurumlarla çalışmakta buldum. Onlar da o zaman IMF'ydi, Dünya Bankası'ydı. Türkiye örneğini diğer ülkelerde anlatma görevini üstlendim. Ve de birçok ülkede çok ciddi başarılı işler yaptık.
Yurt dışında ihtiyaç duyan ülkelerin merkez bankaları, hükümetleri ve bakanlıklarıyla çalışıp, bankacılık sistemlerindeki sorunlar nasıl tespit edilir bunları anlatıyoruz. Çözümü için ne yapmak lazım? Sermayelendirme konusunda nasıl bir program hazırlamak lazım? Sermayelendirme şartlarını tutturamayan bankalara nasıl bir uygulama yapmak lazım? Bu gibi konularda çalışıyorum.
“RUSYA-UKRAYNA SAVAŞINI ÇOK ÖNEMSİYORUM, BİR AN ÖNCE BİR ŞEKİLDE SONLANDIRILIP HERKESİN YOLUNA BAKMASINDA BÜYÜK ÖNEM VAR”
- Dünya genelinde yükselen enflasyon ve resesyon ihtimali varlığında nasıl bir ekonomik gelecekten bahsedebiliriz?
- Genel olarak Rusya-Ukrayna savaşını çok önemsiyorum. Çünkü bu olay bütün her şeyi değiştirecek güçte gözüküyor. Bir an önce bir şekilde sonlandırılıp herkesin yoluna bakmasında büyük önem var. Bence enflasyon hem Amerika'da hem de Avrupa'da bu sene kesinlikle kontrol altına alınabilecek. Ama alınırken de resesyon riski ciddi boyutta ortada olacak gibi görünüyor. Bu da en çok çalışan ve orta gelirli kesimi daha çok etkileyecek. Çalışan kesimin başını kaldırması hiçbir zaman mümkün olamadı ki burada da rahat bir nefes alabilir olsun. İlk tokadı, ondan sonraki tokadı, ondan sonra gelen tokatları ve en son tokadı hep onlar yediği için bizim gibi ülkeler başta olmak üzere gene onlar yiyecekler.
Çalışan kesimin başını kaldırması hiçbir zaman mümkün olamadı ki burada da rahat bir nefes alabilir olsun. İlk tokadı, ondan sonraki tokadı, ondan sonra gelen tokatları ve en son tokadı hep onlar yediği için bizim gibi ülkeler başta olmak üzere gene onlar yiyecekler.
- Türkiye ekonomisinin ana sorunlarını önem sırasına göre sıralamak istersek nasıl bir tablo ortaya çıkar?
- Hukuksuzluk, yargının bağımsız olamaması, sosyal eşitsizlik, orta sınıfın yavaş yavaş kayboluyor olması… Devlet yardımlarıyla geçinenlerin sayısının artıyor olması ve işsizlik. Devletin etkili bir şekilde üretimin büyümesine katkıda bulunamaması… Diğerlerine girmek istemiyorum. Bu saydıklarım o kadar önemli ki enflasyon bile demek istemiyorum...
“EKİP YOKSA O ACI KARARLARIN ALINIP UYGULANMASI DA ÇOK PROBLEMLİ OLUR GÖRÜŞÜNDEYİM, SAYIN ŞİMŞEK ÇOK ZOR BİR İŞE GİRDİ”
- Ülkemizdeki yeni ekonomi yönetimi ve kısa sürede alınan tedbirler konusunda görüşlerinizi paylaşabilir misiniz?
- Bizim dönemi hatırlatıyor. Yalnız şöyle bir kaygım var. Sanki iki kişi gibi görünüyor. İki kişiden fazlaysa da ortaya çıkanlar yok, tanıtılanlar yok. Halbuki bu bir organizasyon ve ekip işi. Sayın Mehmet Şimşek'in de buna dikkat ettiğini düşünüyorum. Ama sonucunda da ne Merkez Bankası'nda ne de başka kurumlarda böyle bir ekipleşme çalışmasının olmadığını düşünüyorum. Ekip yoksa o acı kararların alınıp uygulanması da çok problemli olur görüşündeyim. Sayın Şimşek çok zor bir işe girdi. Altından kalkması fevkalade güç, ama başarılar diliyorum.
“AMERİKA'DA SİSTEM ÇOK ŞEFFAF, HESAP SORULABİLİR BİR DÜZEN VAR, ONUN İÇİN HİÇBİR ŞEYİ ÜSTÜNÜN KAPANMASI SÖZ KONUSU DEĞİL”
- Dünyada iflas eden bankalar var, bu tehlike ülkemizi de tehdit edebilir mi?
- Ülkemizde böyle bir şey söz konusu olmaz. Şu anda mesela kriz yaşayan, bizden daha kötü durumda olan başka ülkeler de var. Orada da olmaz. Amerika'da böyle bir şey oldu çünkü orada sistem çok şeffaf. Hesap sorulabilir bir düzen var. Onun için hiçbir şeyi üstünün kapanması söz konusu değil. Orada riski göze alıyorlar sonra da sonucuna katlanıyorlar. Bizde böyle bir şey şu anda söz konusu olmaz.
Bir faizin düzgün belirlenememiş olması her şeyi nasıl da etkiliyor! Tek bir faiz… Yıllarca bunu düzgün belirleyemedik ve bu duruma düştük. Merkez Bankası'nın faiz artışları için geç kalındı, cesur olmak gerekiyor.
“MERKEZ BANKASI’NIN FAİZ ARTIŞLARI İÇİN GEÇ KALINDI, CESUR OLMAK GEREKİYOR, HERKESİ TATMİN ETMEYE ÇALIŞIRSAN HİÇBİR SONUCA VARAMAZSIN”
- Yatırım araçları konusunda ne düşünüyorsunuz, sanal varlıklar yeniden önem kazanabilir mi?
- Faiz desen ne olacağını kimse bilmiyor. Dövize git desen ne olacağını kimse bilmiyor. Türev ürünlerine gir desen, onu zaten belirli bir kesim için demek durumunda kalıyorum. O kesim de muhakkak benden iyi biliyordur o piyasayı. Kripto desem, zaten demem de millet gözü kapalı atıyor kendini o gibi çukurlara. Gayrimenkul desen Arap geldikçe fiyatı artıyor.
Bir faizin düzgün belirlenememiş olması her şeyi nasıl da etkiliyor! Tek bir faiz… Yıllarca bunu düzgün belirleyemedik ve bu duruma düştük.
Merkez Bankası’nın faiz artışları için geç kalındı. Cesur olmak gerekiyor. Herkesi tatmin etmeye çalışırsan hiçbir sonuca varamazsın. Sıkıntıları sayarken dediğimiz gibi hukuk, adalet, eşitlik, güven. Güven olmadığı takdirde gerisi boş, istediğin kadar faiz arttır. Ne gelen olur ne giden olur. Ne halini hatırını sorarlar. Güven olmayınca ekonomi de yok o zaman enflasyonun kıymeti harbiyesi de yok, devalüasyonun kıymeti harbiyesi de. Bizim zamanımızda hiç olmazsa ortam daha iyiydi ve yapısal reformları da yapabilmiştik. Her şeyden önemlisi hükümete, krizle mücadele ekibine, programa her yönden güven vardı. Bu konu Mehmet Şimşek için de çok önemli.
Prof. Dr. Emre Erdoğan, Fransa’daki ‘genç ayaklanma’ya teşhisi koydu!
Büyükelçi Uluç Özülker’den Fransa’yı yakan ‘genç öfke’ye çarpıcı bakış
ÖTV'de zam sinyali var mı, araç krizinin sırrı ne? Levent Köprülü anlatıyor
Kurban neden pahalı? Şok yanıt Tarım Ekonomisti Ahmet Atay’dan
Pistlerin cesur Türk kızı Tüfekçioğlu motosikletin sırlarını anlatıyor
Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu: Ortodoks politikalara dönüş sinyali var
Ağrı dağı yüksektir, bunu herkes bilir ama herkes Ağrı dağının zirvesine çıkamaz.
Emekliyi perişan etti kaza bela musibet hastalık yakasından düşmez
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.